SEVGiLi'NiN (SAV) OĞLU iBRAHiM'iN ÖLÜMÜ



SEVGiLi'NiN (SAV) OĞLU iBRAHiM'iN ÖLÜMÜ

Son harbi olan Tebük harbi dönüşünde Hazreti Peygamber İslamı neşr ile, etraftan gelen heyetleri kabul etmek ve onlara talimat vermekle meşguldü. Dinin kemale erdiğini görmekle memnundu. Oğlu Hazreti İbrahim de pek gürbüz olarak büyüyordu. Bu da Hazreti Peygamber'in saadetini tamamlıyordu. İbrahim, 16 veya 18 aylık olmuştu. Heyetlerle görüşme ve irşat vazifesinden sonra hemen evine koşar, yavrusunu kolları arasına alıp öpüp okşardı. Kalbindeki babalık sevgisinin hepsini bu son oğluna veriyordu. Çünkü evlatlarının bir kısmını küçükken kaybetmişti. Bir kısmı ise anne olduktan sonra ölmüşlerdi. Hayatta yalnızca sevgili kızı Fatıma kalmıştı. Bir de İbrahim vardı. Fakat işte o da hastalanmıştı. Bir gün Abdurrahman İbn-i Avf'e dayanarak İbrahimin hasta yattığı Mariye'nin bağdaki evine gitti. Oğlunu kucağına aldı. Onun masum yüzü solmuştu. Bakışları melül melül idi. Hastalığın elinde bitkin bir hale gelen yavrusuna bakarak:

"Allah'a karşı elden ne gelir ya İbrahim?" dedi. Gözlerinden iri iri yaşlar yüzüne yuvarlandı.

Nihayet Emr-i Hak vakı oldu. İbrahim'in masum ruhu göklere uçtu, cesedi hareketsiz kaldı. Hazreti Peygamber gözyaşları arasında şu hazin cümleleri söyledi:

Bu iş bir Emr-i Hak olmasaydı, vade tamam olmuş bulunmasaydı, sonra gelenler evvel gelenlere katışmaya mahkum olmasaydı, senin ölümüne daha çok mahzun olurduk yavrum.

Bir müddet derin bir sükut hüküm sürdü. Sonra şunları dedi:

Göz yaşarır, kalp mahzun olur, Allah'ın rızasına uygun olandan başka bir söz söyleyemeyiz. Ey İbrahim, seni kaybetme yüzünden derin bir hüzün içindeyiz.Yanındakiler Hazreti Peygamber'in ağladığını görünce, bundan nehyettiğini söylediler. Onlara şu cevabı verdi:

"Ben hüznü nehyetmedim. Bağıra çağıra ağlamayı yasak ettim. Bende şu gördüğünüz yaşlar, kalpteki sevgi ve merhamet eseridir. Kalp yanar, göz yaşarır. Kim ki, merhamet göstermezse başkaları da ona merhamet etmez. İbrahim'in na'şı omuzlarda taşınarak toprağa verildi.

Peygamber namazını kıldı. Mezarını düzeltti, üzerine biraz su serpti, mezara bir nişan koydu ve:

"Faydası da yoktur, zararı da. Fakat diriyi tatmin eder..." buyurdu.

Yorum Gönder

To Top