KIBLE'NiN DEĞiŞMESi VE CiHADA iZiN VERiLMESi




KIBLENİN DEĞİŞMESİ VE CİHADA İZİN VERİLMESİ

H.2(624)yılının en önemli iki gelişmesi Kıblenin değişmesi ve Cihada izin verilmesidir. Hz.Peygamber daha evvel namaz kılarken Kudüs'e yöneliyordu.Fakat öteden beri kıblenin Ka'be olmasını arzu ediyordu.Ka'be'yi putlardan temizlemek ve Hz.İbrahim devrindeki tevhid kimliğine bürünmek onun gönlündeki ideallerin başında geliyordu.Öte yandan Medine Şehir devletinin başkanı olmak hasebiyle bölgede siyasi hakimiyet konusunda da sağlam bir adım atılmış oluyordu.Artık,Peygamberimiz(s.a.v.)ve ihlaslı müslümanlar bu büyümeye paralel olarak ezanda olduğu gibi ümmet için en mühim sembollerden biri sayılan kıble konusunda da bir beklenti içinde idiler.Bu beklenti fazla sürmedi.Yaklaşık H.2(624)yılı ortalarında(hicretten onaltı ay sonra)indirilen ayetle kıblenin Ka'be olduğu bildirildi ki,mealen şöyledir:"...(Ey Muhammed)yüzünü Mescid_i Haram'a doğru çevir!Ey Mü'minler bulunduğunuz yerde siz de yüzlerinizi o yöne çevirin"(Bakara,2/144;Ayrıca bk.Bakara,2/148-149)Peygamberimiz(s.a.v.)bu sırada Beni Seleme Mescidinde öğle namazını kıldırıyordu.


Kıble ile ilgili bu ayetin gelişi Yahudileri çok rahatsız etti.Çünkü Kıble bir şiar idi,daha evvel Kudüs'e dönülmesi onları teselli ediyordu.Muhammed ümmetinin her gün yeni bir şiar(sembol)ile kuvvet kazandığını gören Yahudiler fitnelerini artırdılar.Bu konuda muhakemesi zayıf olanların kafalarını karıştaracak dedikodu çıkardılar.(Bakara,2/142).Yüce Allah,Müslümanlar için önemli bir gelişme olan kıbleyi,hak yolda sebat edeceklerle cayacakları ayırdeden bir ölçek yaptı.(Bakara,2/143)


Bu arada yürütülen fitne ve dedikodulara cevap olarak"iyi ve doğru"kavramları üzerinde açıklamalar indirildi ki,mealen şöyledir:"Yüzlerinizi doğudan veya batıdan yana çevirmeniz iyi olmak demek değildir.Lakin iyi olan; Allah!a, ahiret gününe,meleklere,kitaba,Peygamberlere inanan,O'nun sevgisiyle yakınlarına, yetimlere, düşkünlere, yolculara, yoksullara ve köleler uğrunda kurtarmak için mal veren,namaz kılan,zekat veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler;zorda,darda ve savaş alanında sabredenlerdir.İşte onlar doğru olanlardır ve sakınanlar ancak onlardır."(Bakara,2/177)


İslam toplumun büyümesi,içte Yahudi ve Münafıkları,dışta da Mekke'li müşrikleri tedirgin ediyordu.Medine'li müslümanlar her an bir tehdit ve tehlike ile yüzyüze idi.İşte bu esnada 2(624)yılında cihada izin veren ayetler nazil oldu:"Kendileriyle savaşanlara,zulme uğradıkları için harbe müsade edilmiştr..."(Hac,22/39)"Sizinle savaşanlarla siz de Allah yolunda savaşın..."(Bakara,2/190)



Hz.Peygamber(s.a.v.)bu ayetler nazil olduktan sonra bir dizi tedbir aldı.Medine civarındaki kabilelerle saldırmazlık anlaşmaları imzaladı.Merkke-Şam ticaret yolunu denetlemek için seriyyeler gönderdi.

Yorum Gönder

To Top