SORULARLA HAC iBADETi



SORULARLA HAC iBADETi


1. Hac Nedir?
 
"Hac" kelimesi sözlükte; saygı duyulan büyük ve önemli bir şeye yönelmek, ziyaret etmek, bir yere gidip gelmek anlamlarına gelir.  Bir fıkıh terimi olarak; imkânı olan Müslümanların belirlenmiş zaman içinde Kâ'be, Arafat, Müzdelife ve Mina'da belli dinî görevleri şart ve usulüne uygun olarak yerine getirmek suretiyle yapılan ibadeti ifade eder. İslam'ın beş temel esasından biri olan hac; onun evrenselliği ile ırk, renk, cinsiyet, dil, ülke ve kültür ayırım yapmadan müminlerin kardeş ve eşit olduğunu temsil eden bir ibadettir. 

2. Haccın Hükmü Nedir?
 
Hac ibadetinin ayet ve hadislerde imkânı bulunan Müslümanlara farz kılındığı belirtilmiştir.  Bu konudaki bazı ayet ve hadisler şu şekildedir: 

"Gücü yetenlerin haccetmesi Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır." (Kur'ân; Ali-i İmran, 8)
"İnsanlar arasında haccı ilan et ki, gerek yaya olarak gerek uzak yollardan gelen yorgun develer üzerinde sana gelsinler." (Kur'ân; Hacc, 27) 

"İslâm beş temel esas üzerine kurulmuştur. Allah'tan başka tanrı bulunmadığına ve  Muhammed'in Allah'ın elçisi olduğuna tanıklık etmek, namaz› dosdoğru kılmak, zekat› vermek, hac yapmak ve Ramazan orucu tutmak." (Buhârî, İman, 1. I, 8. Müslim, İman, 19-22.) 

3. Kimler hac yapabilir?
 
Hac ibadetinin yerine getirilebilmesi için kişinin şu özelliklere sahip olması ve bazı şartların sağlanmış olması gerekir:
-Akıllı olmak
-Buluğ çağına ermiş olmak
-Özgür olmak
-Ekonomik yönden imkân sahibi olmak
-Sağlıklı olmak
-Yol güvenliğinin sağlanmış olması
-Kadınların can, mal ve namus güvenliğinin sağlanmış olması
-Eşi ölmüş veya boşanmış kadınların iddet süresini doldurmuş olmaları 

4. Farz olan dışında ne tür hükümlerle hac ibadeti yapılır?
 
Farz olan hac dışında vacip ve nafile hac olmak üzere dinî hüküm bakımından iki çeşit hac daha vardır. Vacip olan hac; üzerine farz veya vacip olmadığı halde hac yapmayı adayan kimsenin, yapmakla yükümlü olduğu adak haccı ve başladıktan sonra bozulan nafile haccın kazası olarak yapılan hacdır. 

5. Kaç defa hac yapmak gerekir?
 
Hac ibadetini (maddi ve bedensel)  imkânı bulunan Müslümanların ömürlerinde bir defa yerine getirmeleri farzdır. Birinci defadan sonrakiler nafile ibadet hükmü taşır. 

6. Kişi hac ibadetini hangi çağında gerçekleştirmeli?
 
İslamî esaslara göre kişinin hac yapmak için gerekli maddi imkânları elde ettiği andan itibaren bu ibadet ona farz olur. İslam âlimleri imkânları edinir edinmez kişinin hemen o yıl hacca gitmesinin farz olup olmadığı hakkında farklı görüşler öne sürmüşlerdir. Ancak buradaki esas kriter şudur: İmkân elde edildiği yıl hac görevini yapmayıp sonraki yıllara erteleyen kimse, çeşitli sebeplerle bu imkânını kaybedebilir ve yapabileceği hâlde hac yapmadığı için sorumluluk altında kalır. Bu yüzden imkânlar dâhilinde en kısa zaman içerisinde hac yapmak genellikle tavsiye edilendir. 

7. Haccın farzları nelerdir?
 
Hanefi mezhebine göre haccın farzları şunlardır:
-İhrama girmek
-Arafat'ta vakfe yapmak
-Kâbe'yi tavaf etmek
Şafii mezhebine göre haccın farzları ise şunlardır:
-İhrama girmek (niyet)
-Arafat'ta vakfe yapmak
-Kâ'be'yi tavaf etmek
-Sa'y yapmak
-Saçları tıraş etmek veya kısaltmak
-Bu rükünlerin çoğu (en az dördü) arasında tertibe uymak. 

8. Farzlardan biri yerine getirilmezse ne yapmak gerekir?
 
Farzlar gerektiği gibi yerine getirilmediği takdirde ceza ve kefâret ödemekle dahi hac sahih olmaz. Bu durumlarda eksik kalan farzın tamamlanması veya haccın kazası gerekir. 

9. İhram nedir?
Sözlükte hürmet edilmesi gereken bir yere ya da zamana girmek anlamına gelen ihram, hac ibadetiyle ilgili bir terim olarak; bir kimsenin, hac veya umre ya da hem hac hem umre yapmak niyeti ile çeşitli zamanlarda helal olan bazı davranışları kendisine haram kılması demektir. Bu dönem içerisinde haram kılınan şeylere de ihram yasakları denilir. 

10. İhram yasakları nelerdir? 
 
İhram yasaklarının kapsamı oldukça geniştir. Genel ilkeler bağlamında söyleyecek olursak; ihramlı kimse herhangi bir canlıya zarar vermez, avlanmaz, cinsel ilişkiye girmez, kötü söz söylemez, ihramdaki giyinme şekline riayet eder, traş olmaz vs. İhram yasaklarını ihlal eden birinin farzların ihlalinde olduğu gibi haccı kaza etmesi gerekmez, ancak belirlenen cezaları haccının makbul sayılması için çekmek zorundadır.  
İhram yasakları konusunda Kur'ân'da şöyle buyrulmakta: 

"Hac (ayları), bilinen aylardır. Kim o aylarda hacca başlarsa, artık ona hacda cinsel ilişki, günaha sapmak, kavga etmek yoktur. Siz ne hayır yaparsanız Allah onu bilir. (Ahret için) azık toplayın. Kuşkusuz, azığın en hayırlısı takva (Allah'a karşı gelmekten sakınma)dır. Ey akıl sahipleri, bana karşı gelmekten sakının." (Bakara, 197) 

"Ey iman edenler! İhramlı iken (karada) av hayvanı öldürmeyin. Kim (ihramlı iken) onu kasten öldürürse (kendisine) bir ceza vardır. (Bu ceza), Kâ'be'ye ulaştırılmak üzere, öldürdüğünün dengi olup, içinizden iki adil kimsenin takdir edeceği bir kurbanlık hayvan; veya yoksulları yedirmek suretiyle kefaret; yahut onun dengi oruç tutmaktır." (Mâide, 95) 

Bir hadiste ise ihram yasakları şu şekilde zikredilmekle birlikte hac ibadetini yerine getirecekler için de bir müjde veriliyor: 

"Kim hac yapar da cinsel ilişkide bulunmaz, kötü söz söylemez ve günah işlemezse annesinden doğduğu günkü gibi (tertemiz olarak) döner." (Buhârî, Hac, 4,II, 141.) 

12. İhrama nasıl niyet edilir?
 
İhrama niyet etmek, yapılmak istenen ibadetin umre veya hac, ya da hem umre hem hac olduğunun kalben belirlenmesi demektir. Bu belirlemenin dil ile ifade edilmesi müstehaptır.
İhrama giren kimse eğer yalnız hac yapmak istiyorsa; 

Image
şeklinde niyet eder. Niyet ettikten sonraysa sıra telbiyededir. 

13. Neden "Lebbeyk..." denilir?
 
Sözlükte emre icabet etmek anlamına gelen "telbiye", bir hac terimi olarak "Lebbeyk" diye başlayan şu cümleleri söylemektir: 

Image
["Buyur Allah'ım buyur! Buyur, senin hiçbir ortağ›n yoktur. Buyur, şüphesiz her türlü övgü, nimet, mülk ve hükümranlık sana mahsustur. Senin ortağın yoktur."] 

Telbiye, Allah'ı şanına yakışır şekilde öven ve yücelten kişinin, O'na teslimiyetini ifade eden sözlerden oluşmaktadır. Telbiye dil ile söylenmelidir. Kalpten geçirilmesi yeterli değildir.
 
14. Vakfe nedir? Nasıl yapılır?
 
Sözlükte belirli bir yerde bir süre kalmak anlamına gelen "vakfe"; bir hac terimi olarak, hac yapma niyetiyle ihrama girmiş olan bir kimsenin Zilhicce ayının 9. günü öğleden sonra Arafat'ta bir müddet kalması demektir. Vakfenin süresi ertesi gün fecr doğana kadardır. 

Arafat'ın tarihsel ve sembolik anlamı da önemlidir: Hz. Adem ile Havva'nın cennetten indirildikten sonra buluştukları yere "Arafat", buluştukları güne "arefe" denilmiştir. 

15. Müzdelife vakfesi nedir?
 
Müzdelife sınırları içerisinde belirlenen zaman diliminde kısa bir süre bulunmak veya buradan geçmek Müzdelife vakfesi için yeterlidir. Müzdelife vakfesini yapabilmek için ihramlı olmak, Arafat vakfesini yapmış olmak ve belirli bir zaman içerisinde Müzdelife'de bulunmak gibi şartları vardır. Müzdelife vakfesinin hükmü vaciptir. 

Müzdelife vakfesinin zamanı, bayramın birinci günü fecr-i sadıktan (ufuk çizgisinden itibaren günün ağarmaya başlaması)  güneşin doğmasına kadar olan süredir. 

16. Tavaf nedir? Nasıl Yapılır?
 
Sözlükte bir şeyin etrafında dönmek ve dolaşmak anlamına gelen "tavaf"; bir hac terimi olarak; Hacer-i Esved'in hizasından başlayarak Kâ'be'nin etrafında yedi defaşavt denir. Tavafın da kendi içerisinde çeşitleri vardır ancak hac ibadetinin farzını teşkil edeni "ziyaret tavafı"dır.  dönmek demektir. Bu dönüşlerin her birine

Ziyaret tavafını yapabilmek için şu şartların yerine getirilmesi gerekir: 

-Arafat vakfesinin yapılmış olması
-Belirli vaktinde yapılması
-Niyet edilmesi
-Tavafı Kâbe'nin çevresinde ve Mescid-i Haram'ın içerisinde yapmak
-Tavafın en az dört şavtını tamamlamak
Tavafın vacipleri ise şunlardır:
-Tavafı abdestli yapmak
-Avret mahallinin örtülü olması
-Tavafın ilk şavtına Hacer-i Esved'in hizasını geçmeden başlamak
-Tavafı yürüyerek yapmak
-Tavafı yedi şavta tamamlamak
-En sonda tavaf namazı kılmak 

17. Ziyaret Tavafı ne vakit yapılır?
 
Kurban Bayramı'nın ilk günü fecr-i sadığın doğması ( ufuk çizgisinden itibaren günün ağarmaya başlaması) ile başlar. Daha önce yapılması halinde geçerli olmaz. Çünkü bayramın ilk gecesi fecrin doğuşuna kadar olan zaman, aslında Arafat vakfesine tahsis edilmiştir. 

18. Sa'y nedir?
 
Sözlükte; iş yapmak, yürümek ve koşmak anlamlarına gelen "Sa'y"; hac ibadeti ile ilgili bir terim olarak, hac veya umre için yapılan bir tavaftan sonra, Mescid-i Haram'ın doğu tarafında bulunan Safa ve Merve tepeleri arasında, Safa'dan başlayarak dört kere gidip üç kere gelmek demektir. Safa'dan Merve'ye gidiş bir şavt, Merve'den Safa'ya dönüş de bir şavt olmak üzere sa'y toplam yedi şavttan ibarettir.


19. Neden sa'y yapılır?
 
Sa'y; Hz. İbrahim'in eşi Hacer'in, oğlu İsmail'e su bulmak için Safa ve Merve tepeleri arasında yedi defa gidip gelmesine dayanmaktadır. Onların hatırasına binaen bu iki tepe arasında sa'y yapılagelmiştir.


20. Mina'da neler yapılır?
 
"Mina", Müzdelife ile Mekke arasında Harem sınırları içinde bir bölgenin adıdır. Kurban Bayramı günleri (Zilhicce 10, 11, 12 ve 13) Mina'da şeytan taşlama, kurban kesme ve tıraş olmak üzere 3 görev ifa edilir. 

21. Remy-i Cimar nedir?
 
Sözlükte "küçük taşlar atmak" anlamına gelen "remy-i cimar", bir hac terimi olarak "cemerat" diye adlandırılan belli yerlere belli zamanda ve belli sayıda taş atmak demektir. Yüce Allah, Hz. İbrahim'e, oğlu İsmail'i kurban etmesini emrettiğinde şeytan bu emri yerine getirmelerine engel olmaya çalışmıştı. Bunun üzerine Hz. İbrahim, eşi Hacer ve oğlu İsmail, şeytanın bu tuzağını fark edip onu taşlamışlardı. İşte "remy-i cimar", bu olayı sembolize etmektedir.
Şeytan taşlama vazifesi, Mina'da Kurban Bayramı günlerinde ifa edilir. Şeytan taşlama haccın aslî vaciplerinden biridir.  Şeytan taşlama günlerinde Mina'da gecelemek ise sünnettir.
 
22. Hac yolculuğunun Mekke dışında durakları var mı?
 
Hac ibadetinin ifa edilmiş olması için gerekli farzların yerine getirileceği mekânlar Mekke'dedir. Ancak Hac yolculuğunun manevi zenginliğini artırmak amacıyla Medine'deki kimi ziyaret yerleri de artık hac yolculuğunun birer durağı sayılmakta. Medine sınırlarında yer alan başlıca ziyaret mekânları ise şunlar: 

-Ravza-i Mutahhara (Hz. Peygamber'in Kabri) ve Mescid-i Nebevi
-Kuba Mescidi
-Cuma Mescidi
-Cennetü'l Bakî'
-Kıbleteyn Mescidi
-Uhut Şehitliği 

Hz. Peygamber bir hadisinde Mescid-i Nebevi'nin fazileti hakkında şu şekilde buyurmuştur:
"Benim şu mescidimde kılınan bir vakit namaz, Mescid-i Haram dışındaki diğer mescitlerde kılınacak bin vakit namaza denktir" (Nesâî, Mesâcid, 4; II, 33.) 

23. Hz. Peygamber'in kabrinin ziyaretin hükmü nedir?
 
Peygamberimizin kabrini ziyaret etmek menduptur. Şu hadis-i şeriflerde kabrinin ziyaret edilmesi tavsiye ve teşvik edilmiştir: 

"Kim kabrimi ziyaret ederse ona şefaatim vacip olur." (Beyhaki, Muhammed b. Hüseyn b. Ali, es-Sünenü'l Kübra, V, 402.) 

"Kim hac yapar da ölümümden sonra kabrimi ziyaret ederse, beni hayatımda ziyaret etmiş gibi olur." (Beyhaki, V, 403.) 

Bu hadisi şerifler ve benzerlerinden hareketle her devirde İslam bilginleri Rasulullah'ın kabr-i şerifini ziyaret etmenin en faziletli menduplardan biri olduğunu ifade etmişler, hatta Hanefi bilginlerinden bazıları gücü yerinde olanlar için, bu ziyaretin vacip derecesine yaklaşan bir sünnet olduğunu söylemişlerdir. 

sonpeygamber.info

To Top