UHUD SAVAŞI




UHUD SAVAŞI(H.3/M.625)


Kureyş'in Öfkesi:
Uhud savaşı'ndan önce Kureyş'in öfkesi kabarmış kin ve intikam duyguları artmıştı.Bedir'de yakınlarını kaybedenler müslümanlardan intikam almadıkça koku sürünmeyeceklerine,saçlarını taramayacaklarına and içiyorlardı.Ebu Süfyan,Hind ve benzeri kişileri bunlar arasındaydı.Ortaklaşa yürütülen kervanın karı ile de büyük bir ordu hazırlamaya karar vermişlerdi.Bedir'de yakınları ölmüş olanlar karalar giymiş olarak kabileler arasında dolaşıyorlar,herkesi savaşa teşvik ediyorlardı.

Hz.Abbas'ın Mektubu: Peygamberimizin amcası Abbas müslüman olmadığı halde yeğenini çok severdi.Bir mektup yazarak Kureyş'in hazırlığını bildirmişti.Buna göre Kureyş müşrikleri Mekke dışındaki Arap Kabilelerinin de katılmasıyla 3000 kişilik askeri bir kuvvet hazırlamışlardı;700 zırhlı,200 atlı ve 3000 deve vardı.Ordu içinde kalbi iğrenç bir intikamla dolu olan Ebu Süfyan'ın karısı Hind'in yer aldığı 14 tane de kadın vardı.Peygamberimiz,amcasının mektubunu aldıktan sonra keşifçiler yolladı.Onların getirdiği haberler de mektuptakileri doğruluyordu.Bunun üzerine Peygamber Efendimiz ashabıyle istişare etti,çoğunluk savaşın şehir dışında yapılmasını istiyorlardı.Peygamberimiz buna uydu ve 700 kişilik ordusuyla Uhud'a doğru hareket etti.Aslında İslam ordusu 1000 kişi idi.Ancak münafıklar 300 kişi halinde savaştan geri çekilmişlerdi.

Hz.Hamza'nın Şehit edilmesi:
27 Mart 625(11 Şevval,3)tarihinde savaş başladı.Peygamberimiz orduyu çok güzel düzenlemişti.Özellikle ordunun sol tarafındaki dağın vadisini beklemek üzere Abdullah b.Cübeyr kumandasında elli kişilik okçu birliği bırakmış ve ne olursa olsun yerlerinden ayrılmamalarını tenbih etmişti.İyi bir planlama neticesinde İslam ordusu önce üstünlüğü ele aldı.Ancak savaşın tamamıyla kazanıldığını sanarak Peygamberimizin sıkı tenbihine rağmen yerlerini terkeden okçulardan sonra arkadan gelen 200 kişilik düşman süvari birliği müslümanları arkadan vurunca durum değişti.Kaçışan düşman da geri döndü.Bir an için dünyalığa kapılan ve galip geldik diyerek ganimet toplamaya yönelen İslam askerleri iki arada kaldılar.Allah'ın arslanı Hamza bu savaşta büyük yararlılıklar gösteriyordu.Ne var ki Mekke'li Hind,sırf O'nun canına kıymak için Vahşi adlı köleyi hazırlamıştı.Şayet öldürürse Vahşi hür kalacaktı.Elinde mızrak Uhud meydanında adım adım Hz.Hamza'yı izlemeye başladı.Nihayet Vahşi mızrağını attı ve Allah'ın arslanı Hamza'yı şehit etti.

Ölülere Saldırı:
Okçuların yerlerini terketmesi sonucu meydana gelen boşluktan sızan düşmanla İslam askerleri iki kuvvet arasında kalınca ortalıkta kanlı bir boğuşma başladı.Peygamberimizin Medine'ye tayin ettiği öğretmenler Mus'ab b.Umeyr de şehit düşmüştü.Bu zat sima itibariyle Peygamberimiz'e benziyordu.Onu şehit eden düşman Peygamberimizi öldürdüğünü sanıyordu.Halbuki Peygamberimiz sağ idi.Ancak bulununcaya kadar müslümanlar acı anlar yaşadılar.Sonra Peygamberimizin çevresinde görülmemiş bir savunma yapıldı.İşte bu kargaşa oratamında müslümanlar 70 şehit vermişlerdi.Düşman sadistçe saldırıyor,ölülerin organlarını kesiyor,müşrik kadınları şehitlerin kulak ve burunlarını ipliğe dizerek boyunlarına gerdanlık gibi takıyorlardı.Aman Ya Rabbi!Bu ne vahşetti!İnsanoğlunun bu kadar adileştiği görülmüş müydü?

Hezimetten Zafere:
Peygamberimizin ölmediği anlaşılınca düşman o noktaya hücumlarını sıklaştırdı.Müslümanlar pervaneler gibi onun çevresinde dönüyorlardı.Kalkanını uzatamayan kolunu uzatıyordu.Ebu Dücane'ler,Talha'lar,Sad'lar ve daha niceleri görülmedik kahramanlıklar göstermişlerdi.Bunun sonucunda savaş denkleşmiş ve hatta müslümanlar tekrar üstünlüğü ele almışlardı.Çünkü Peygamberimiz 70 atlı ile düşmanı uzun süre takip ettği halde düşman yeniden savaşmayı göze alamamıştı.Bu savaşta İslan kadınlarının da büyük fedakarlıkları görülmüştür.Müslümanlar ayrıca şehitlerin acısına büyük bir teslimiyetle katlanmışlardır.

Yorum Gönder

To Top